Dokuz Eylül Üniversitesi'nin önde gelen deprem bilimcilerinden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 2 bin yıldır kırılmayan Tuzla Fayı'nın artık deprem üretme zamanının geldiğini belirterek, "Tuzla Fayı belli bir zamanda deprem üretecek" dedi. Asıl korkutan ise, Menemen, Güzelhisar, Gülbahçe, Seferihisar ve Bergama faylarının da bu tehlikeli sisteme katılma aşamasına geldiğini açıklaması oldu.
Gözden kaçırmayın
Fuar İzmir’in yanına iki otel bir kongre merkezi geliyorDokuz Eylül Üniversitesi'nin önde gelen deprem bilimcilerinden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 2 bin yıldır kırılmayan Tuzla Fayı'nın artık deprem üretme zamanının geldiğini belirterek, "Tuzla Fayı belli bir zamanda deprem üretecek" dedi. Asıl korkutan ise, Menemen, Güzelhisar, Gülbahçe, Seferihisar ve Bergama faylarının da bu tehlikeli sisteme katılma aşamasına geldiğini açıklaması oldu.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve AFAD Deprem Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir'in deprem gerçeğine dair yaptığı son açıklamalarla, kentin ne denli büyük bir risk altında olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. DEÜ Bilim Kafe Sohbetleri etkinliğinde "İzmir ve Deprem" başlıklı bir konferans veren Prof. Dr. Sözbilir, 30 Ekim 2020 depreminden sonra mercek altına aldıkları fay hatlarına ilişkin çarpıcı bulguları paylaştı. Sözbilir'in, Tuzla Fayı'nın "deprem üretme zamanının geldiği" ve çevredeki beş fayın daha bu riskli sisteme dahil olma aşamasına geldiği yönündeki uyarısı, İzmir'de olası bir büyük depreme yönelik endişeleri yeniden alevlendirdi.
Tuzla fayı'nın 2 bin yıllık uykusu bitiyor
Prof. Dr. Sözbilir, 30 Ekim depreminin ardından özellikle Tuzla Fayı üzerinde yoğun çalışmalar yaptıklarını ve fayın geçmişine dair önemli veriler elde ettiklerini belirtti. Fay hattından aldıkları örneklerle yaptıkları incelemeler sonucunda, Tuzla Fayı'nın en son depremini günümüzden 2 bin yıl önce ürettiğini tespit ettiklerini söyleyen Sözbilir, bu bulgunun bugünkü risk analizleri için kritik önem taşıdığını vurguladı. "Baktık fay 2 bin yıldır kırılmıyor. Son depremi 2 bin yıl önce yapmış. Her fayın bir deprem üretme aralığı var. Bu fayınki de yaklaşık 2 bin yıl" diyen Sözbilir, basit bir matematiksel hesapla tehlikenin boyutunu ortaya koydu: "Demek ki Tuzla Fayı'nın deprem üretme zamanı gelmiş."
Ancak Prof. Dr. Sözbilir'in asıl endişe verici uyarısı, tehlikenin sadece Tuzla Fayı ile sınırlı olmadığı yönündeydi. Sözbilir, "Tuzla Fayı belli bir zamanda deprem üretecek ama yaptığımız çalışmalar gösteriyor ki; Menemen, Güzelhisar, Gülbahçe, Seferihisar, Bergama faylarının da bu sistem içine katılma aşamasına geldikleri görülüyor" diyerek, domino etkisi yaratabilecek çoklu bir fay riskine dikkat çekti.
İzmir'in mevcut yapı stoğunun depreme karşı son derece dayanıksız olduğunu söyleyen Sözbilir, "Yapı stoğunun yüzde 60'ının depreme dayanıksız" olduğunu belirterek, fayların ne zaman kırılacağından çok, mevcut binaların bu depremlere ne kadar hazır olduğunun daha önemli olduğunun altını çizdi.
İzmir için erken uyarı sistemi yolda
Tüm bu riskler karşısında bilimsel çalışmalarına aralıksız devam ettiklerini belirten Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmirlilere bir de müjdeli haber verdi. İzmir ve çevresi için özel bir erken uyarı sistemi geliştirdiklerini açıklayan Sözbilir, önümüzdeki 2 ay içinde fay hatlarının yakınına 12 yeni deprem istasyonu kuracaklarını söyledi. Bu istasyonlar sayesinde, olası bir depremden saniyeler önce uyarı verilebileceğini belirten Sözbilir, nihai hedeflerinin ise DEÜ bünyesindeki deprem araştırma ve uygulama merkezini, bir "deprem araştırma ve risk azaltma enstitüsüne" dönüştürerek İzmir'i depreme karşı daha dirençli bir kent haline getirmek olduğunu sözlerine ekledi.







Yorumlar
Yorum Yap